09 Temmuz 2024 Salı
18 Mart Çanakkale zaferine halkın ilgisi her geçen gün artarak devam ediyor. Şehitliklere yurt içinden ve yurt dışından ziyaret turları düzenleniyor. Akrabası, yakını, köylüsü şehit/gazi olmuş binlerce vatandaş şehitlik ziyaret ile tarihine ve şehitlerine sahip çıkıyor, vefa örneğini gösteriyor. Ancak bu sene yapılan etkinlikler pandemi nedeniyle uygulanan kısıtlamalar ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın programına katılamaması sebebiyle katılım kısıtlıydı.
Buna rağmen halkın sosyal medyadaki paylaşımları, basılı ve görsel yayın organlarındaki Çanakkale Zaferine ve düzenlenen programlara ilgi ve alakası takdire şayandı.
18 Mart 1915 Çanakkale Savaşlarına dünyanın her yerinden küffara karşı savaşmak üzere binlerce
katılım olmuştur.
Bosna’dan Şumnu’ya, Bakü’den Şam’a kadar uzanan geniş İslam coğrafyasından genç yaşlı binlerce insanımız, sevdiklerini, okullarını, annelerini babalarını geride bırakarak bu savaşa katılmışlar, bu cihangirlerin her biri Çanakkale’de birer destan yazmıştır. Yenilmez denilen dünyanın en güçlü emperyalist güçleri mağlup olarak geri dönmüşlerdir.
Bu savaşta şehit olanların, yaralı olarak memleketine dönen dönemeyen gazilerin yakınları tarafından dillendirilen yazılı belgelere yansımamış, çeşitli nedenlerle yazılmamış ve anlatılmamış halk arasında kulaktan kulağa, nesilden nesile tevatür olarak anlatılan o kadar çok yaşanmışlıklar vardır ki …
Prizren’de İlyas Amcadan dinlediği hatıratını aktaran Mustafa Yelek ’in anlattığı olay tam anlamı ile ibretlik bir dramdır.:
” Çanakkale Savaşlarına katılan Kosova Dragas Resterica köyünden 110 mücahit gencin hikayesi bunlardan sadece birisidir. Bu 110 mücahidin 106’sı Çanakkale’de şehit olur. Geriye kalan 4 gazi savaştan sonra geri dönerler. Gece vakti Prizren şehrine varırlar. Köylerine gündüz gitmek için geceyi
Prizren’de bir handa geçirirler.
Sabah olunca, hancının da tavsiyesi ile şöyle bir karar alırlar: “Hep birlikte köye gitmeyelim. İkişer üçer hafta ara ile gidelim. Kalanlar nerede denildiğinde ‘GELİRLER’ deriz.” İlk önce biri gider. Köylüler onu coşkuyla karşılarlar.
Arkadaşların nerede dediğinde, “Gelirler” der. İki hafta sonra ikinci gazi gider. Ona da sorarlar: Arkadaşların nerede? O da aynı cevabı verir: “Gelirler, gelirler…” Üç hafta sonra 3. gazi, ondan bir
süre sonra 4. gazi köye varır. Sorular aynı, cevaplarda aynıdır: Gelirler… Oysa dönenler sadece 4 kişidir
Restica’da Çanakkale’nin yetim çocukları, şehitlerin anne babaları, dul kalan eşleri, bütün eş dost akraba ve köylüler yıllarca hep beklerler. Bir gün gelecekler diye…“
Saraybosna ziyareti sonrasında Kovacı Mezarlığın yanındaki Osmanlı mezar taşlarını okuduğum sırada yanıma yardım etmek amacıyla gelen yaşlı Boşnak’ın: “Yazılanları okuyabiliyor musun?” sorusu ile başlayan ve otobüsün kalkış saatine kadar devam eden sohbetimi süresince “bakınız, bir avuç Boşnak olarak bizler her türlü zorluğa ve baskıya rağmen sizin emanetlerinize sahip çıktık, şehitlerinizi baş tacı yaptık. Onların mezarlarına yüzlerce yıl işgal ve Demirperde rejimine rağmen sahip çıktık, gözümüz gibi baktık. Ama siz bize ve Çanakkale’deki ümmetin şehitlerine sahip çıkamadınız.” Mahiyetindeki sitem
dolu sözleri karşısında cevap veremememin çaresizliği içime kocaman bir yara olmuştur.
Gencecik yaşlarına rağmen, yurt içi ve yurt dışından kendi isteği ile Çanakkale savaşlarına katılan, sınıfın tamamı cephede şehit düştüğü için mezun veremeyen sınıfların ve binlerce isimsiz kahramanın içinde kendi ailemden dedemin kardeşinin, eşimin ailesinden de anne dedesinin babasının şehit olduğu Çanakkale Savaşları savaş alanının otuz sekiz yıl askeri bölge ilan edildiği için girilmemesi, emperyalist
güçlerin mezarlıklarının pırıl, bakımlı ve tertemiz iken bizim şehitlerimizin mezarlarının bakımsız, mezar taşları olmadığı, şehit kemiklerinin tarla açmak maksadı ile toplanıp gömüldüğü, savaş alanındaki hurdaların da İtalyanlara satıldığına dair haberleri duydukları zaman üzülmeleri bütün şehit yakınlarını ve halkın vicdanını ağır bir şekilde yaralamıştır.
Allah (CC) Çanakkale şehit ve gazileri başta olmak üzere bütün şehit ve gazilerimize
rahmet eylesin inşallah.